20 Eylül 2012 Perşembe

Sorumluluk



'Sorumluluk' kelimesi bizim sözlüklerimizde, kişinin kendi davranışlarını veya kendi yetki alanına giren herhangi bir olayın sonuçlarını üstlenmesi şeklinde tanımlanmış. Oysa ki bu sözcük bizim günlük hayatta kullandığımızdan çok daha öte bir anlamı da bünyesinde barındırıyor. En basitinden İngilizce'deki karşılığına baktığımızda (responsibility / response - ability) bu sözcüğün 'tepki verme' anlamına gelen 'response'dan (Lat: respōnsum) türemiş olduğunu ve 'tepki verebilirlik, tepki verme yetisi' anlamını içerdiğini görüyoruz. Demek ki sorumluluk aslında bir kişinin bir durumu üstlenmesi ve sonucuna katlanmasının çok daha ötesinde, o duruma tepki gösterebilme kapasitesini de ihtiva ediyor. O halde ancak ve ancak bu kapasiteye sahip kişilere sorumluluk verilmesi gerektiğinin altını çizmekte fayda var.

p.s. Aylardan sonra blog'a bir şeyler karalama ihtiyacının getirdiği aceleci hisle fazla toparlayamadığımı düşündüğüm bu girdiyi Coelho'dan bir alıntıyla sonlandırıp -en azından şimdilik- kenara çekileyim, evet...
"Sorumluluk hisseden bir savaşçı, gözlemleme ve öğrenme yeteneğine sahip olduğunu kanıtlamış biridir. Hatta 'sorumsuz' davranmak bile gelir elinden. Bazen, kendini bir olayın akışına kaptırır, ne katılır o olaya, ne de tepki verir."

Hiç yorum yok: