16 Kasım 2011 Çarşamba

Panik



Pan, Romalılar’ın deyimiyle Faunus, Yunan doğa ve evren tanrısı. Yarı keçi yarı insan görünümünde olan bu tanrı genellikle kırlarda dolaşıp kaval çalarken temsil edilir. Pan ormanlarda, mağaralarda yaşar. Gece ormana giden insanlar diğer bütün tanrılardan olduğu gibi Pan’dan da korkarlar. Buna gece boyunca ormanda hüküm süren kasvet ve ıssızlık da eklenir. İşte bu sebeple nedeni olmayan korkulara Pan’ın sebep olduğuna inanılır. “Panik” kelimesinin kökeni de buna dayanır.
Bulfinch Mitolojisi'nden...

12 Kasım 2011 Cumartesi

İkaz Küreleri



Hiç dikkatinizi çekti mi bilmem: Özellikle şehirler arası yolların etraflarındaki yüksek gerilim hatlarında böyle kırmızı-beyaz yuvarlak topa benzeyen bir malzeme oluyor. Onlara ikaz küreleri deniyor. Alüminyumdan imal edilen 150 metre aralıklarla monte edilen ve 4 kg ağırlığındaki bu küreler uçak, helikopter gibi hava taşıtlarının yüksek gerilim hatlarından imtina etmesi için kullanılıyor.

Üstelik bu kürelerin içerisinde birikebilecek suyun tahliyesi için alt taraflarında tahliye imkanı veren delikler de bulunmakta imiş.

Özellikle bu yıl pek çok yerde rastladığım bu küreleri ülkemiz için şaşırtıcı bir güvenlik tedbiri olarak düşünmekteydim. Ta ki 2009 yılına ait şöyle bir habere rastlayana dek: "Erzincan'da 5 askerin şehit olduğu helikopter kazasının ardından, 2 yılda 35 bin elektrik hattına ikaz küreleri takıldı." Eh.....

Elektürünk



Bundan birkaç ay önce Mayıs-Haziran gibi, elektrik faturasını yatırmak için cebelleşmiştim. Öyle ki birtakım mecralarda Başkent Elektrik'in altyapısını ve abone numaralarını komple değiştirdiğinden ve bi ay boyunca sistemini oturtamadığından falan dem vurmuştum. İnternette de ufak bir arama yapıldığında aynı dönemde abonelerin pek çoğunun fatura ödeme işlemini gerçekleştirirken sorun yaşadığını falan görebilirsiniz.

O dönemde şöyle de bir soru yöneltmiştim:
"22 yıldır kullanmakta olduğumuz abone no.su neden değiştirilir ki?"

O zamandan bu yana 5 ay geçmiş ve faturaya bakıyoruz ki Başkent Elektrik gitmiş EnerjiSA gelmiş, ne iş? Hani daha iyi hizmet için altyapı iyileştirilmesi, otomasyon sistemlerinin değiştirilmesi falan deniyordu. Ne oldu şimdi, TEDAŞ bütün o altyapıyı Sabancı için mi kurmuş oldu yani?

10 Kasım 2011 Perşembe

Tezgah



Emniyet'ten çok basit bir yazıyı alabilmek için, görevli memur nüfus cüzdanımı istediğinde kaydımı alacağını sanarak uzatmıştım. Ne olduysa nüfus cüzdanımı ele geçirdikten sonra oldu her şey. Almak için başvurduğum yazının fotokopisini çektirip getirmem gerektiği söylenerek 50 metre ilerideki fotokopiciye gönderilmem ve bir sayfa için 50 kuruş fotokopi ücreti ödemem de 5 dakika içinde oldu bitti. Şurada "hesaplayan adam" tribine girmek istemiyorum gerçekten ama günde 100 kişi başvursa, öeee ayda şu kadar eder edebiyatı yapmadan da geçemiyorum. Tezgah güzel vallahi, tıkır tıkır işliyor.

1985 yapımı Namuslu'da Şener Şen'in kendini kaybederek "namussuz" olmaya karar verdiği kısımdaki o enfes replik hemen geliyor insanın aklına: "Vatandaşı soyun soyabildiğiniz kadar!"